İZMİR’den AKTARMASIZ UÇAKLA 

DOYA DOYA

KUZEY EGE

ADATEPE KÖYÜ - ASSOS ANTİK KENTİ - TROYA ANTİK KENTİ - TROYA MÜZESİ - CUNDA ADASI - SEVİM VE NECDET KENT KİTAPLIĞI - TAKSİYARHİS KİLİSESİ - RAHMİ M. KOÇ MÜZESİ - BERGAMA AKROPOLÜ - TARİHİ BERGAMA SOKAKLARI

Çanakkale’de 1 Gece Konaklama…
4* Otellde Konaklama !

26 – 27 Nisan    
2 Gün –1 Gece

Tur Programı

• 1. Gün

  Adatepe - Assos - Troya Antik Kenti ve Müzesi

  Destanların İzinde, Efsanelerden Gerçeğe Yolculuk

  Adatepe Köyü – Tarihin ve Doğanın Kucaklaştığı Saklı Cennet: Kaz Dağları’nın eteklerinde yer alan, taş evleri ve zeytin ağaçlarıyla bezeli Adatepe Köyü’ne adım atıyoruz. Osmanlı ve Rum mimarisinin iç içe geçtiği bu köy, tarihi dokusunu koruyarak günümüze ulaşmış nadir yerleşimlerden biri. Dar sokaklarında yürürken, zamansız bir atmosferin içinde kaybolacak, doğanın huzur veren sessizliğinde köyün benzersiz güzelliklerini keşfedeceğiz.

  Assos Antik Kenti – Aristo’nun Gölgesinde Bir Felsefe ve Sanat Şehri: Binlerce yıllık tarihiyle Assos, sadece bir antik kent değil, aynı zamanda Antik Çağ’ın en önemli liman kentlerinden biri. Burada, MÖ 6. yüzyılda inşa edilen ve Ege Denizi’ne hâkim bir tepede yükselen Athena Tapınağı’na ulaşıyoruz. Midilli Adası’nın göz kamaştıran manzarasına karşı tarihle iç içe bir an yaşayacağız. 

  Troya Antik Kenti – Efsanelerin Hayat Bulduğu Topraklar: Homeros’un ölümsüz destanı İlyada’da anlatılan ve tarihin en meşhur savaşına sahne olan Troya Antik Kenti’ne yol alıyoruz. Binlerce yıl boyunca farklı medeniyetler tarafından yerleşim görmüş bu büyüleyici şehirde, antik surlar, tapınak kalıntıları ve ünlü Truva Atı’nın tarihsel izleri bizleri karşılıyor. Katman katman geçmişin iç içe geçtiği bu topraklarda, Troya’nın efsanevi geçmişini adım adım keşfedeceğiz.

  Troya Müzesi – Binlerce Yılın Gizemini Aydınlatan Hazineler: Troya kazılarında gün yüzüne çıkan paha biçilmez eserlerin sergilendiği Troya Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Altın takılar, savaş silahları, seramikler ve heykeller gibi birçok önemli eseri inceleyerek, efsanenin gerçeklikle nasıl iç içe geçtiğini keşfedeceğiz. Müzedeki interaktif anlatımlar ve modern sunumlar sayesinde, Troya’nın görkemli geçmişine yakından tanıklık edeceğiz.

• 2. Gün

  Cunda - Ayvalık - Bergama Akropol - Eski Bergama

  Kültürel Hazineler ve Tarihi Mirasın İzinde

  Cunda Adası – Ege’nin Ruhunu Taşıyan Büyüleyici Bir Ada: Tarihi taş sokakları, zarif Rum evleri ve denizle iç içe atmosferiyle Cunda Adası’na varıyoruz. Ege’nin huzur veren esintisi eşliğinde, bu büyüleyici adada keyifli bir yürüyüş yapacak, her köşesinde ayrı bir hikâye saklı olan tarihi yapıları keşfedeceğiz.

  Sevim ve Necdet Kent Kitaplığı – Tarihin İçinde Bir Kültür Durağı: Eski bir yel değirmeninin ve şapelin restore edilmesiyle kütüphane haline getirilen Sevim ve Necdet Kent Kitaplığı’nda, geçmişin ve bilginin iç içe geçtiği büyüleyici bir atmosfer bizi karşılıyor. Bu zarif yapının avlusunda, Cunda’nın huzur veren havasını soluyarak kısa bir mola vereceğiz.

  Taksiyarhis Kilisesi – Zamana Direnen Bir Ruhani Miras: Cunda Adası’nın en önemli tarihi yapılarından biri olan Taksiyarhis Kilisesi, Rum Ortodoks cemaati tarafından 19. yüzyılda inşa edilmiştir. Restore edilerek müze olarak düzenlenen bu görkemli yapı, içindeki zarif freskler, etkileyici mimarisi ve rengarenk koleksiyonu ile bizi geçmişe götürecek.

  Rahmi M. Koç Müzesi – Ayvalık’ın Kültürel Mirasına Yolculuk: Sanayi, denizcilik ve ulaşım tarihine ışık tutan Rahmi M. Koç Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Koç müzeler ailesinin son üyesi olan bu müzede eski arabalar, tarihi deniz taşıtları ve sanayi devriminden kalma birçok eser arasında keyifli bir yolculuğa çıkacağız. Yolumuz fıstık çamları manzarası eşliğinde Kozak Yaylası’ndan geçecek.

  Bergama Akropolü – Pergamon Krallarının İhtişamı: Helenistik dönemin en önemli merkezlerinden biri olan Bergama Akropolü’ne doğru yola çıkıyoruz. Dünyanın en dik antik tiyatrosuna sahip olan bu görkemli kent, zamana meydan okuyan tapınakları ve saray kalıntılarıyla büyüleyici bir tarih yolculuğu sunuyor. Athena Tapınağı, Kütüphane, Dionysos Tapınağı ve Trajan Tapınağı gibi görkemli yapıları keşfederek, Bergama’nın kültürel ve bilimsel mirasına tanıklık edeceğiz.

  Tarihi Bergama Sokakları – Geçmişin İzinde Bir Yolculuk: Bergama’nın dar taş sokaklarında geçmişin izlerini takip ederek Osmanlı, Bizans ve Roma dönemlerinin harmanlandığı bir atmosferde dolaşıyoruz. Eski çarşıları, geleneksel Bergama evlerini ve tarihi hanları keşfederek, bu büyüleyici kentin sıcak atmosferini içimize çekiyoruz. Yürüyüşümüzün sonunda Bergama’nın nefis peynirlerini ve helvasını satın alma fırsatımız da olacak.

   Dönüş: Unutulmaz anılarla dolu bu eşsiz yolculuğun ardından, Ege’nin büyüsüyle hafızalarımıza kazınan hatıralar eşliğinde dönüş yoluna geçiyoruz.